TCDD 3.Bölge Müdürlüğü’nde Harita Teknikeri olarak görev yapan YOLDER üyesi Tuna Aydın, işinin yanında aşkla bağlı olduğu dağcılık sporunda zirveyi hedefliyor. Yoğun mesaisinden artan kalan tüm zamanı Türkiye Dağcılık Federasyonuna bağlı lisanslı bir dağcı olarak tırmanışlarda geçiren Aydın, katıldığı Aksaray Hasan Dağı kış tırmanışında 3 bin 628 metrede TCDD bayrağını açarak, kurumunun bayrağını zirvede dalgalandırmış olmanın gururunu yaşıyor. “Her dağcının hayali dünyanın çatısı Everest’e tırmanmaktır” diyen Aydın, böylesi büyük çaplı tırmanışların sponsor desteği olmadan yapılmasının da imkansız olduğunu ekliyor. Hiçbir sponsor desteği olmadan Türkiye’nin 5 bin 137 metreyle en yüksek dağı olan Ağrı Dağı’nda zirve yapan Aydın’ın, bundan sonraki ilk hedefi Kırgızistan’da 6 bin metre yükseklikte bir tırmanış gerçekleştirmek.
Dağcılar için bir gelenektir, uzun saatler hatta günler süren tırmanıştan sonra zirveye ulaşan sporcular ülkelerinin, temsil ettikleri kurumun ya da destekçilerinin bayrağını zirvede dalgalandırır. Türkiye Dağcılık Federasyonu’na bağlı İzmir’de bulunan bir dağcılık klübünün lisanslı sporcusu olarak 10-12 Şubat 2017 tarihlerinde Aksaray Hasan Dağı Kış Tırmanışına katılan Demiryolu Yapım ve İşletim Personeli Dayanışma ve Yardımlaşma Derneği (YOLDER) üyesi Tuna Aydın da, Harita Teknikeri olarak çalıştığı TCDD’nin bayrağını 3 bin 628 metre yükseklikte dalgalandırdı.
İş ortamında gelişmenin ancak çalışanların kendilerini oraya ait hissetmesiyle mümkün olduğuna inanan Aydın, “TCDD ülkemizin en eski ve köklü kurumlarının başında geliyor. Özellikle son dönemde kurumumuzun attığı büyük adımlar, dev yatırımlar hem bir çalışan olarak hem de bir vatandaş olarak hepimizi gururlandırıyor. Bu atılımları sembolize etmek adına, son büyük tırmanışımda Kurumumun bayrağını da yanıma alarak zirvede dalgalandırmak istedim. Kendi adıma çalıştığım kurumun zirvede olması, üstelik bunda benim de katkımın olması gurur verici” diye konuştu.
Arazide geçen yoğun mesaisinden arta kalan zamanları, özellikle bayram tatilleri ve yıllık izinlerini tırmanışlarda geçirdiğini söyleyen Aydın şöyle konuştu: “Üniversite yıllarında tanıştığım dağcılık sporunu aldığım teknik eğitimlerle geliştirerek lisanslı bir sporcu oldum. İşimin ve çalıştığım kurumun yanında gönülden bağlı olduğum dağcılık, beni ben yapan en büyük uğraşım. Bugüne kadar en yükseği Ağrı Dağı olmak üzere ülkemizdeki birçok dağa tırmanış gerçekleştirdim. Bundan sonraki hedefim yurtdışındaki zirveleri görmek. İlk olarak da Kurban Bayramı’nda Kırgızistan’da 6 bin metrelik bir tırmanış gerçekleştirmek için program hazırlıyoruz.”
İNSANA DESTEK ÜLKEYE DESTEKTİR
Her dağcının dünyanın en yüksek dağı olan Everest’e tırmanmayı hayal ettiğini söyleyen Aydın, “Benim en büyük hayalim dünyanın en zorlu tırmanış rotasına sahip K2’ye tırmanmak. Ancak tabii bu çaptaki büyük tırmanışlar hem çok çalışmayı hem de sponsor desteğini gerektiriyor. Sponsor desteği bulabilirsem 7 bin metrelik tırmanışları hedefleyebilirim” dedi.
Kurumların çalışanlarına yaptıkları yatırımların aslında ülkeye yapılan yatırımlar olduğuna inanan Aydın, sözlerine şöyle devam etti: “Ülke menfaati için sporla uğraşan insanların desteklenmesi gerekiyor. Dağcılık hem mental olarak hem de bedensel olarak insanı geliştiren bir spor. Sabır, cesaret ve disiplin üzerine kurulu. Yaptığınız işe ve günlük yaşamınıza çok olumlu katkıları var. Bu gibi nedenlerle örneğin Almanya’da kurumlar sporla ilgilenen çalışanlarını destekliyorlar. Umarım ülkemizde de en azından bir halkla ilişkiler faaliyeti kapsamında kurumların spora ve sporcularına verdikleri destekler artar.”
